Yeme bozuklukları anoreksiya nervoza, bulimia nervoza, pika, geri çıkarma, kısıtlı yiyecek alımı, seçici yeme, yemek zamanında uygunsuz davranışlar gibi çeşitli biçimlerde ortaya çıkan biyopsikososyal sorunlardır.Ciddi fiziksel ve psikolojik sorunları doğurma olasılığı nedeniyle yeme bozukluklarının tanı ve tedavisi büyük önem taşımaktadır.
Bebek ve küçük çocukların %15-35’inde beslenme sorunları olduğu bilinmektedir. Çoğu çocukta bu sorunlar hafif ve geçici olsa da bazı çocuklarda süreklilik gösterebilir. Uzun süren yeme problemleri fiziksel ve zihinsel gelişimde geriliklere yol açabilmektedir.
Bebek ve küçük çocuklar besin ihtiyaçlarının karşılanması açısından bakım verene bağımlıdır. Çocuk ve ebeveyn birbirlerinin beklentilerini karşılayamadıklarında beslenme ilişkisi haz verici olmaktan uzaklaşır, gergin ve çatışmalı hale gelir. Çocuğun sütten kesilmesiyle birlikte ebeveynin tutumları çocuğun beslenme alışkanlıkları ve beslenme sorunlarında temel rol oynar. Özellikle otoriter, aşırı disiplinli, cezalandırıcı aile tutumu çocuğun yeme düzeylerini etkileyebilmektedir. Beslenme bozukluğu olan çocuklarda anksiyete, depresyon, bedensel yakınmalar ve saldırgan davranışların oldukça fazla gözlemlendiği bilinmektedir.
Yeme bozuklukları kadınlarda 5-10 kat daha fazla ortaya çıkmaktadır. Özellikle son yıllarda artan bir şekilde, ergenlik dönemine giriş ile birlikte gençlerin medyatik güzellik algılarından etkilenmesi ve bedenlerini bu ideal güzellik algılarına uydurma çabaları yeme bozukluklarının oranını artırmaktadır. Yine yetişkinliğe adım atmakta olan ergenin bedenindeki değişimleri ve büyümeyi kaldıramaması ve çocukluğa dönme isteği ya da kimlik gelişiminin başlamasıyla bedenini daha fazla kontrol etme isteği ergenlikte yeme bozukluklarına yol açan veya yeme bozukluklarını destekleyen durumlar olarak bilinmektedir.
Bunun dışında bazı fiziksel veya nörolojik problemler de yeme bozukluklarına yol açabilmektedir. Bunlar boğaz ve yutma sorunları, kusma veya diyare, sindirim sistemi bozuklukları, hormonel bozukluklar, kemik erimesi, kansızlık, kalp ve damar sorunları, prematüre doğum, otizm, reflü, çölyak gibi bazı hastalıklardır.
Yeme bozuklukları ciddiye alınması gereken bir sorundur. Mutlaka fiziksel ve psikiyatrik tam muayene şarttır. Yeme bozukluklarının tedavisinde;
Çocuklara yönelik cezalandırıcı tutumdan kaçınılmalıdır. Çocuk zorla yedirilmemelidir. Bunun yerine çocuğun yemek yemeye motive edilmesi gerekir.
Bazı durumlarda iştah açan ilaçlar kullanılabilmektedir ancak bu kullanım daha ciddi olgularda önerilmektedir.
Çocuğun iştahı düzenlenmeli ve böylece öğün zamanlarında açlık uyarılmalıdır. İştahın düzenlenmesi için öğünler arasında çocuğun fazla kalorili yiyecekler tüketmemesi gerektirir.
Bir uzman tarafından kilo ve kalori alım çizelgeleri sıkça kontrol edilmelidir.
Su tüketimine özen gösterilmelidir.
Aile işbirliği ve eğitimi büyük önem taşımaktadır. Çocuk ve ergen danışmanlığı hizmeti bu problemleri çözmektedir.